top of page

Transfer üzerine bir bakış (Naim Sümbültepe)

Güncelleme tarihi: 16 Oca

Transfer üzerine bir bakış;

Çok transfer yapmak, şampiyon olmak değildir. Çok transfer yapmak kısa süreli bir başarı getirebilir lakin uzun vadede kulübü iflasa sürükler. Çok transferle başarı gelseydi, Fenerbahçe son 5 sezonun şampiyonu olurdu. Gördüğünüz gibi her sezon ayrı bir hüsran.

Ben İskenderun'luyum. 70'lı yıllarda 2. ligin güçlü ekiplerindendi. Her yıl şampiyonluğa oynar lakin hep 2. 3. bitirirdi. 80'lerin başı. Lionel Makzume şehrin önemli işadamlarından. Şampiyonluk sözüyle başkanlığa geldi. Rahmetli Kadri Aytaç hocamızı takımın başına getirdi. Yepyeni bir kadro kurdu. O dönemde ülkede transfer rekoru kırdı. 300 milyon lira harcadı. Dikkatinizi çekerim, 4 büyüklerin olduğu yerde transfer rekoru kıran 2. lig takımı. Sonuç yine hüsran. Takım amatör liglere kadar düştü.

Şimdi yazacaklarımı çoğu akranlarım iyi hatırlar. 70'li yılların ortalarında rahmetli başkanımız (yorumlarımda bir çok kez bahsettim) Dr. Ali Uras takımı yeniledi. Sonrasında da 80 şenlerin başında da Jupp Derwall hocamızı takımın başına getirdi. 2,3 yıllık sabırdan sonra takım rayına oturdu. 14 yıl aradan sonra da takım şampiyonluğa ulaştı. Devamında her yıl sadece 3,4 oyuncu transfer edilerek takım iyice güçlendi. Bu oluşumun devamında başkan Alp Yalman ve Adnan Polat'ın hakkını da teslim edelim. Hiç aşırıya kaçmadan her yıl iyi olan takıma gençleri ve özellikle altyapıdan oyuncuları monte ettiler. Tabii ki o dönemlerin hocalarını da ayrıca kutlamak gerekir. Takım her sezon üstüne koyarak gelişti. Alp Yalman başkanlığı devrettiğinde sıfır borçla kasada 6 milyon dolar nakit para vardı. Faruk Süren başkanda devamını getirdi. Sonuç UEFA ve süper kupa. Bu kupaların gelişi yaklaşık 25 yıllık emeğin, sistemli transferlerin ve altyapının iyi çalışması sonucu geldi. Lakin bu başarı İnan Kıraç yüzünden paraya çevrilemedi. Faruk başkan ülke tarihinin skor olarak en başarılı başkanı olarak maalesef kulübü borçlarla devretti. Lucescu döneminde kiralık oyuncularla hem şampiyon olundu hem de şampiyonlar liginde çeyrek final oynandı. Sonrası kabus başlıyor zaten. Onca şampiyonluklara rağmen. Rahmetli başkanımız Özhan Canaydın Fatih Terim'i getirdi. Onlarca transferler yapıldı, sonuç hüsran. Ünal Aysal dönemi. Yine Fatih Terim. Güzel kadro kuruldu. 2 şampiyonluk. Arkası yok. O kadroya yavaş yavaş eklemeler yapılsaydı sonuç farklı olurdu. İlk Dursun başkan dönemi yine güzel kadro kuruldu. Sonrasında Fatih Terim getirildi. 2 şampiyonluk. Yine bu kadroya lazım olan takviyeler yerine saçma sapan transferler yapılıp hüsran yaşadık. En son 1 golle şampiyonluğu kaçıran takıma küçük takviyeler yapılması gerekirken birsürü oyuncu transfer edildi. Yeni yapılanma diye. Sonuç hüsran. Fatih Terim'i beğenirsiniz/beğenmezsiniz. Seversiniz/sevmezsiniz. O ayrı bir konu. Lakin ülke tarihinin skor olarak en başarılı hocasıdır. Bu da ayrı bir konu. Lakin, Fatih Terim hiçbir zaman kendi kurduğu kadrolarla başarı sağlayamamıştır. Tüm başarıları yönetimlerin kurduğu kadrolarla sağlamıştır. Şimdi Okan Buruk zamanı. 2.Dursun başkan dönemi. Güzel bir kadro kuruldu. Umarım devamında küçük takviyelerle ve özellikle altyapı oyuncularıyla takviyeler yapılır. Sabırla gidilirse 90'lı yıllardaki başarılar tekrar hayata geçer ve kulübümüz malı yönden de refaha ulaşır. Taraftarımızda sürekli transfer çığlıkları atmaktan vazgeçmesi lazım.